5 Kasım 2013 Salı


YEŞİLHİSAR İLÇESİNİN SOĞANLI KÖYÜNDEKİ KİLİSELERDE İSA PEYGAMBERE AİT BİR ÇOK RESİMLER VAR

    Coğrafi olarak çok ilginç bir yapısı olan Soğanlı Vadisi, çok eski bir yerleşim alanı olarak Roma devrinden kalan kiliseleri ile ünlüdür.

 Soğanlı Vadisinde yer alan önemli kiliseler:  Karabaş, Kubbeli ve Tahtalı ( Azize Barbara) kiliseleridir. Vadi yamaçlarında yer alan kaya kolonileri Romalılar mezarlık, Bizanslılar ise kilise olarak kullanmışlardır.

  Yaz günleri buralara gelen turistler için çok enteresan olan bu vadiler içinde peri bacaları da ayrıca bir görünüm arz eder.    Yapılan inceleme ve araştırmalara göre zamanımızdan bin,biniki yüz sene önceleri Bizans imparatorluğundan kalma oyma  kiliseler bugün halen renk ve boyaları ile turistlerin dikkatini çekip akın akın turistin gelmesini sağlamaktadır.
         
Köyün çok eskilere dayanan bir mazisi vardır. Burası eski uygarlıklara merkezlik yapmış olduğu Kapadokya'nın ünlü merkezlerinden biri olduğu kesin bilinmektedir. Köyde bulunan önemli kiliselerde İsa Peygamber'e ait birçok  

resimler vardır.

Türkler Anadolu'ya yerleşmeden önce Doğu Roma imparatorluğu buralarda kayaları oymuşlar tarım, hayvancılık ve bağcılıkla  uğraşmışlardır. Köyün eski adı  SONAKALDI ise de Burasını Hüseyin Gazinin oğlu Battal Gazi tarafından Bizanslılardan alarak Türklerin ve Müslümanların eline geçtiği rivayet  ve tarihler bunu göstermektedir.

 Hatta köyün sarp olduğundan Battal gazi köyü en sona bırakarak çevreyi aldıktan sonra burasını aldığından köyün ismi de sonakaldı olmustur. Bu isim sonradan Soğanlı diye değiştirilmistir.

 Köye Türk olarak ilk gelip yerleşenlerin tarihi yakınlara kadar gelir. Önceki kale köyünün arazisi ve yaylası olarak kullanılırken Tel Köyünden gelen Ahmet Adında bir kişi (zat) köye oturmuş 1890 yıllarında çevreden daha sonra gelenlerle bir küçük oba meydana gelinmiştir.

 Yukarı Soğanlı ise daha önceleri fakılar adında bir kabile yayla olarak gelir otururlardı. Bunlar Derin Kuyu Nahiyesinden  Hasan bakanın lalaları otururlardı Tel köyünden gelen Ahmet Ağa ile Hasan lalanın arası açılır.

Hasan lala köyü terk eder. Böylece köyü devamlı yurt tutan Telli Ahmet köye gelenlerle küçük bir oba olur. Bu oba 1934 yılına kadar kale köyüne bağlı kalır. Bundan sonra kaleden ayrılarak ayrı bir köy olur.




HAZIRLAYAN LEMAN ÖZDİLEK






















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder